11 Aralık 2006 Pazartesi

Müslüman Sol

İslamiyetin vaadettiğinin aslen Ahiret Saadeti[iki cihan saadeti, veya saadet bu dünya da da olabilir ama islamiyetin böyle bir mutlak vaadi yok], solun vaadettiğinin de bu dünya da Eşitlik, Özgürlük, Adalet kavramları temelinde saadet olduğu gerçeği gözönüne alındığında gayet de olabilecek kavram/hareket veya her ne ise.

Solun en radikalinden en softuna, tonlarca çeşitli tanımı ve bu tanımlar üzerinden yorumları yapılabilir. Ama vaadettiği eşitlik, özgürlük, adalet gibi kavramlar bu tanımların sanırım ortak noktalarını teşkil edecektir. Vaadedilen bu kavramların hangisi bir müslümanın uzak durması gereken kavramlardır?. eşitlik?, özgürlük?, adalet?.
Bu kavramlara ulaşmak için çeşitli teoriler, veya pratiğe dökülmüş farklı yollar olabilir. Ama vaadedilen bu kavramların hiçbirisi, en azından teoride islamın, bir müslümanın uzak durması gereken kavramlar değildir.

Solun amacından çok araç olarak tercih ettiği yöntemlerin(marksizm, stalinizm, leninizm..) referans alınmasından dolayı çoğu kimsenin kafasında sol ve islamiyetin birbirine çok uzak kavramlar olduğu söylenebilirse de araç yerine amaca odaklanıldığında birbirine uzak kavramlar olmadığı görülecektir. Amaç bu dünya için bir sosyal adalet sağlamaksa bunun tek bir yöntemi olabilir mi?

Müslüman solcunun, ateist bir solcudan farkı bu dünya için teoriler geliştirip/uygularken, öteki dünyayı da ıskalamamasıdır.

Amaçtan çok araca odaklanmanın bir sonucu olarak bu kavramın olmayacak bir kavram olduğu sanrısı ile olmayanaergisi, ve bence daha absürdü olan milliyetçi(kimi zaman ırkçılık derecesinde)-muhafazakar düeti ortaya çıkmıştır. Bu olmayanerginin en önemli pratiği de ülkücü kürtlerdir. İçinde muhafazakar doneler barındıran kürtler iki kutuplu bir sol-milliyetçilik kutuplaşmasında çoğunlukla tercihini(bunda solun payı da büyük) milliyetçilikten yana kullanmış ve ülkücü kürtler gibi absürd bir tanımın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu tercihin milliyetçilikten yana kullanılmasının en önemli nedeni solun uygulanan pratiklerinden, ya da kendisine yansıtılan yüzünden dolayı, dinsizliklikle eşdeğer görülmüş olması ve ahiret-dünya ikiliminde ahiretin(tabii kendine göre) tercih edilmesi, önemli parametrelerdir.

Ulaşılmak istenen sonuçlar açısından bakıldığında islamiyet ve sol birbirine uzak kavramlar değil.